Polonya Yolcusu: Polonya anıları 2 Merhaba (cześć)

Merhaba sevgili okuyucular.

Polonya nın havasına suyuna alıştıktan sonra başladık gezmeler.Tabi neden geldik gezmeyecek sek ne anlamı var demi?

Sabahın erken saatleri idi erken dediğime de bakmayın benim için erken 11 falan kalktım kahvaltı yaptım dışarı çıkıp yürüyüş yapacağım yakın çevreyi bir öğrenelim önce tabi ki de.

Günlerden pazar yakınlarda da bir cami var Oliva taraflarında bu arada polonya da 3 tane var biri de ne hikmekse gdansk ta .Yakınlarında da bir kilise var gideyim bir bakayım dedim.

Telefonun haritasını takip ederek buldum camiyi.İlk görüşte anladım ki arap camisi ama nesi var tabikide minaresi var .Vayy be minare bile yapmışlar aferin la size dedikten sonra bahçesinden içeri girdim etrafına bakındım kapısını çaldım açan olmadı.Tam gitmek üzere idim bisikletle bir adam önüme durdu bana bakıyor bende ona .

"cześć" dedi.

"cześć" dedim.

Başladı bu konuşmaya ama bende hafif bir sırıtma ile "nie wiem po polsku" dedim.Polonya bilmiyorum demek lazım olacak unutmayın yazdığım gibi okuyun germeyin kendinizi ingilizce gibi.

Sonra dedim ki "Angielski proşe" oda ingilizce lütfen demek adamda bana sırıttı tabi nereden bilsin.Eliyle bir şeyler anlattı saati gösterdi falan derken hafif sakallı bir arap geldi yanıma "selamın aleyküm" ve "ve aleyküm selam" başladı oda lehçe konuşmaya dedim ben Türk üm oda ne ingilizce biliyor nede Türkçe saati gösterdi saat 1 de gel dedi bende anlamadım pazar günü saat 1 de ne işim var birde cami de kilise olsa belki mantıklı gelecek.

Oradan çıktım artık karşıya kiliseye gittim ilk kilise ziyaretini yapacam artık içimde manyak bir his var korku ile dolu ama merak ediyorum .

Mahalleden insanlar özellikle yaşlılar Türkiye de olduğu gibi gidiyorlar kiliseye akın akın.Ben de daldım aralarından oturdum bir yere başladı seramoni. eDerken çok değişik duygular içerisindeyim hani insana derler ya nasıl bir ortama girdin oğlum aklın başında mı senin diye.Ama işte erasmus bu bunları hepsi fırsat kültürün ve dinin yaşanıldığı yerde zamanın ve olanağın varsa gidip göreceksin öyle kitap okumakla dinlemekle olmaz bu işler kendin keşfedeceksin hayatı.

Sonra o bana merhaba diyen adam geldi yanıma oturdu yanında da kızı var herhalde maşallah deyim siz anlayın.Bunlarda beraber dinlediler bitti seremoni çıkıyoruz içeriden ben adama bakıyorum adam bana kızda bana bakıyor ama çok hoş bakışmalar cinsel açıdan değil yanlış anlamayın arkadaşlar herhalde hoşgörü bakışı idi çok daha zevkli idi.

Çıktık dışarı ben adama bir şey sorar gibi yaptım.Bu sırada kıza İngilizce biliyor musun dedim.Dedi evet biraz hepsi alçak gönüllü zaten biraz bilirler merak etmeyin:))

Başladık muhabbete babasına çeviriyor falan derken bir yarım saat falan muhabbet ettik kilisenin bahçesinde.Meğer adam bana kapalı bugün kimse gelmez bu yakında oturan bir Müslüman var istersen evini göstereyim demiş bana.Tabi ben nasıl anlayım arkadaş:))Doğal olarak salağa bağladım adam konuşmaya başlayınca.Uzun lafın kısası buralar nasıldır cami ve Müslüman ahali ile aranız nasıl falan baya bir muhabbet ettik.

Sonuç olarak hiçte kötü bakmıyorlar Müslümanlara o kötü gözle bakanlarda zaten yeni yetme kiliseye gitmeyen ne olduğunu bilmeyen gençlerden başkası değil.Birçok yaşlı da var sana bana kötü kötü bakan ama konuştuktan sonra hepsi çok gevşiyor seviniyorlar hatta başka dilden ırktan başka bir dinden insanla bu kadar güzel bir sohbet edebilmelerine.

Uzun lafın kısası güzel bir yürüyüş oldu daha sonraki pazar akşamına da evlerine yemeğe davet edildim.Yemek konusu biraz sıkıntılı ama olsun gidip kültürümü paylaşayım insanlara Türkiye den bir Merhaba diyeyim öğreteyim merhaba ne demek (benden sana zarar gelmez).